6 Aralık 2013 Cuma

CİLT

 

CİLT




Deri veya cilt, insanlar ve hayvanların vücutlarını kaplayan en üst katman olup, altında barındırdığı kas ve organları koruyan ve doku tabakalarından oluşan bir örtü sistemi organıdır. Bu tabakanın altında yağ tabakası vardır. Yağ tabakası vücudumuzu sıcak tutar ve darbelere karşı korur. Burada bulunan ter bezleri boşaltıma yardımcı olur. Deri solunumu nemli vücut yüzeyinde gerçekleşir. Hücrelerde oluşan (O2)oksijen yine difüzyonla atılır. CO2 'de difüzyonla atılır. bu canlıların gelişmiş organları yoktur.dış ortamla gaz alışverişi nemli deriden difüzyonla geçer.Derinin nemli kalması mukus tabakası ile gerçekleşir.

Cilt bizi dışarıya karşı koruyan bir bariyerdir. Aynı zamanda vücut ısısını ve su dengesini korur, çeşitli zararlı maddelerin ter yoluyla vücuttan atılımını gerçekleştirir. Kabaca üç tabakadan oluşur. En altta, destek dokusu olan kollajen, kan damarları ve salgı bezleri bakımından zengin dermis tabakası yer alır. Ortada stratum bazale denilen sürekli yeni hücrelerin yapıldığı tabaka vardır ki bu hücreler yavaş yavaş cildin üst tabakalarına doğru yolculuk yaparlar ve yaklaşık 14. günde artık canlılıklarını kaybetmeye başlayarak en üstte birikirler ve stratum korneumu (boynuzsu tabaka) oluştururlar. Stratum bazalenin üstünde yer alan tabaka Stratum spinozumdur. Bu iki tabakaya histologlar Stratum germinativum da demektedirler. Normal bir cildin sağlığını ve güzelliğini sürdürebilmesi için en üstteki ölü hücrelerin sürekli dökülüp yenilenmeleri gerekir. Çünkü dökülüp yenilendikçe yeni deri daha temiz olur. İnsanın cildi kendini yaklaşık her 28 günde bir yeniler. Erkeğin cildi bir kadının cildine bakarak daha kalındır ve bu yüzden kendini yenileme süreci daha uzundur.



Erişkinlerde tüm derinin ağırlığı 2,75 kg. kadardır ve 1,7 m2 yeri örter. Kalınlığı 1 mm.’den (gözkapakları) 3 mm.’ye (taban, avuçiçi) kadar değişir. Dışta epidermis ve içte dermis (ya da gerçek deri) olmak üzere iki katmandan yapılıdır. Epidermisin en dışta kalan katmanı olan stratum korneum, Keratin denen sert bir proteinden yapılmıştır. Bu nedenle mekanik travmaya (yaralanma) karşı bir koruyucudur.


Epidermis bundan başka, derinin rengini veren madde olan melanini yapan hücreleri de içerir. Bu madde vücudu güneş ışınlarına karşı korur. Derinin tabanlarda ve avuç içlerinde kıvrımlanması, tutucu bir yüzey meydana getirmeyi sağlar; parmak izi bu çeşit kıvrımlardandır. Dermis ise epidermisten genellikle daha kalındır ve kan damarlarını, sinirleri, duyu algılayıcılarını, ter bezlerini, Yağ Bezlerini, kıl foliküllerini, yağ hücrelerini ve lifleri içerir. Terin buharlaşması, vücudun sıcaklık düzenlenmesine yardım eder (Terleme). Ayrıca kıllara dikleşmesi, aralarında tuttukları havayla bir çeşit yalıtım katmam oluşturur. Dokunma, basınç, ağrı ve ısı uyaranlarının algılanması, dermişin sinirler bakımından zengin olmasına bağlıdır. Deri devamlı nemli ve kıllar da hafifçe yağlanmış durumda tutulur. Güneş ışınlarının derideki etkisi D vitamini oluşumunu başlatır. Bu vitamin Raşitizm‘e karşı koruyucu etki yapar.
 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder